27 Eylül 2008 Cumartesi

Hepimiz Steve'iz, hepimiz Jobs'uz

Keşke hepimiz birer Steve Jobs olabilsek ama sanırım bu pek mümkün değil. Steve Jobs dünyada sadece bir tane var ve onun da hayatı Apple olmuş.
Sanırım son günlerdeki iPhone haberlerini hemen hepiniz görmüşsünüzdür. Gazeteler, sözlükler, bloglar (artık ben de), forumlar her yerde iPhone görür olduk. 3G'yi unutmayalım, iPhone 3G görür olduk.
Ürünün, yani iPhone'un özelliklerini ve tasarımını tartışmak benim açımdan yersiz çünkü yıllardır her alanda farklılık yaratabilen Apple iş telefona gelince de yaratıcılığını sonuna kadar zorlamış ve ortaya muadillerine ciddi anlamda fark atan bir cihaz çıkmış. Apple'la ilk tanışmam iMac'i görmem ile olmuştu. O zamanlar, bilgisayara tapılası bir elektronik alet olarak bakarken, iMac'in renkli ve şık tasarımı gözlerimde neon ışıklarıyla büyüyüp, ulaşılmaz hale gelmişti. Farklılığı her yerinden belli oluyordu ve onu kullananlar, normal bilgisayar kullanıcısı değil, Apple iMac kullanıcısı oluyorlardı (Sanıyorum halen öyle). Bilgisayardaki yarattıkları bu tarz, son yıllarda iPod'a şimdilerde ise iPhone'a sıçradı.
Ancak tüm bu Apple mucizesinin dışında farklı bir noktaya değinmek istiyorum. Farkettiyseniz son günlerde iPhone'un Türkiye'ye adım atışını çılgınca kutluyoruz ve bir anda hepimiz gönüllü birer Apple pazarlamacısı, satış temsilcisi oluverdik. Haberlerde boy boy resimler, özelliklerini sayfalarca anlatan yazılar, satışa sunulmasının detayları, operatörler, fiyatlar, övgüler, sorunları derken bir anda Apple'ın birşey yapmasına gerek kalmadan, basın ve biz el birliğiyle markayı güçlendirdik, dağıtım kanallarını ayarladık (operatörler) ve satışını sağladık (satın aldık). Cep telefonunu icat eden, dokunmatik ekranı bulan, cep telefonuna kamerayı entegre eden, mobil web hizmetini sunan, diğer tüm iPhone özelliklerini piyasaya sürmüş herhangi bir marka hakkında bu kadar yazılıp, çizilmedi. Hiçbir elektronik cihaz halk ve basın tarafından bu kadar anlatılıp, övülmedi belki de. Bu noktada, Apple'ın yine kendi başarısını konuşmamız gerekiyor aslında. Customer Created Content dediğimiz Web 2.0 felsefesini gerçek dünyaya taşıyıp, oluşturdukları ortamda, kullanıcıların, bireylerin ve basının içeriği oluşturup büyütmesini sağladılar ve pazarlama stratejileri muazzam bir başarıya ulaştı. İşte sırf bu yüzden diyorum ki; Hepimiz Steve'iz hepimiz Jobs'uz. Keşke hepimiz birer Steve Jobs olabilsek ama sanırım bu pek mümkün değil.