Belli bir pazarda lideri takip edenler, her zaman liderin bir açığını yakalamak isterler. Bu şekilde kendilerine fırsat doğacağını ve yeni lider olacaklarını hayal ederler.
Zaman zaman bu durum gerçekleşir. Herhangi bir pazarda lider değişebilir. Bu durum, liderin yaptığı hatalar sonucunda da ortaya çıkabilir, dışarıdan bir müdahale ile de gerçekleşebilir.
Yanlış strateji ve yapılan hatalar sonucunda liderliğini kaybeden firmalara birçok örnek verilebilir. Ancak isterseniz dışarıdan müdahaleye bir örnek verelim.
Bildiğiniz gibi yakında cep telefonlarında gsm operatörleri arasında numara taşınabilirliği hizmeti hayata geçirilecek. Böylelikle numaramızı değiştirmeden herhangi bir operatöre geçiş yapabileceğiz. Bu durumu pek de hoş karşılamayan Turkcell, numaralarının kendisi için bir marka değerini taşıdığını, numara taşınabilirlik başladığında bu marka değerini kaybedeceği iddia etti ancak karar değişmedi. Bu durum, Turkcell'in liderliğini olumlu veya olumsuz etkileyebilir. Şayet, numara taşınabilirliği başladığında oluşan rekabet ortamında diğer operatörlerin fiyat ve hizmet kalitesi Turkcell'den daha iyi olursa Turkcell'in işi zor olacak ve belki de liderliğini kaybedecek. İşte bu durumda, lider yerini dış müdahale sonucunda kaybetmiş olacak (bir varsayım ancak gündemde olduğu için bu örneği vermek istedim).
Şu ana kadar başlıktan çok uzak bir giriş yaptığımı düşünebilirsiniz. Ancak anlattıklarımı şu anda Türkiye'deki online video pazarında liderin yerini dış etken ile kaybetme riskini ve onu takip edenlerin bu fırsatı nasıl değerlendirdiği ile bağlayacağım.
Youtube kapatılmadan önce, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de en popüler video sitesiydi. Belki de bu kadar göz önünde olmasından sebep, birçok açıdan eleştirilip, çeşitli müdahalelerle karşılaştı. Sadece Türkiye'de değil birçok ülkede (bazı Avrupa ülkeleri dahil) bazı konularda tepkilerle karşılaştı ancak çizgisini bozmadı.Bunun sebebi ise kendilerini "kullanıcı tabanlı" olarak tanımlamalarından kaynaklanıyor. Hiçbir hükümetin veya kurumun baskısı altında ezilmek istemiyorlar. Bu tutum da ülkemiz yargısını pek tatmin etmiyor olacak ki, aylardır siteye giriş yapamıyoruz.
Sonuç olarak, video izleme alışkanlığını Youtube ile kazanmış olan Türkiye'deki internet kullanıcı kitlesi, başka arayışlara yöneldi. Bu durum doğal olarak, İzlesene.com ve Vidivodo.com gibi Türkiye'de kurulmuş video sitelerini olumlu yönde etkiledi. Tam bu noktada İzlesene, Vidivodo ve diğer Türk online video siteleri Youtube'un kapatılmasına sevindi diyebiliriz. Lider, dış bir müdahale ile yerinden edilince, Youtube'un tüm trafiği diğer sitelere kaydı. Aşağıdaki Alexa grafiğinden açıkça görebiliriz.Yukarıdaki grafikten de açıkça görülebileceği gibi son aylarda iki sitenin de trafiği ciddi oranda arttı.
İzlesene.com, Web 2.0 anlamında gayet başarılı bir site. Sitenin sahibi Nokta Technologies firması tüm sitelerinde hissettirdiği Web 2.0'ı bu siteye oldukça güzel yansıtmış. İzlesene, kullanımı kolay, tasarımı şık, kullanıcısını her noktada ön plana çıkaran güzel bir girişim olmuş. Vidivodo ise tasarım olarak biraz üzerinde çalışılması gereken bir site olsa da hizmet olarak İzlesene.com'dan aşağı kalır yanı olmadığını söylemeliyim. İki site de oldukça kaliteli ve iyi hizmet veriyor. Youtube'un kapatılmasıyla yeni kullanıcı kitlesine ulaşma fırsatı ayaklarına gelmişken, bakalım bu iki site bu fırsatı nasıl değerlendirecek. Ancak kanımca, tam da bu dönemde, biraz daha pazarlamaya yatırım yapmaları doğru olacaktır. Bu fırsatı maksimum getiriye çevirmek kendi ellerinde.